06-KURAN AYETLERİYLE HZ.İSA VE HAVARİLERİNE 7 SAFHA FARZ+YAŞANDI

1.BÖLÜM: İSA (AS) VE HAVARİLERİNE HANİF DİNİNİN 7 SAFHASININ FARZ OLDUĞUNU AÇIKLAYAN KUR’AN-I KERİM AYETLERİ

2.BÖLÜM: İSA (AS) VE HAVARİLERİNİN HANİF DİNİNİN 7 SAFHASINI YAŞADIKLARINI AÇIKLAYAN KUR’AN-I KERİM AYETLERİ


1.BÖLÜM: İSA (AS) VE HAVARİLERİNE HANİF DİNİNİN 7 SAFHASININ FARZ OLDUĞUNU AÇIKLAYAN KUR’AN-I KERİM AYETLERİ

1.safha: Allah’a ulaşmayı dilemek
2.safha: Mürşide tâbî olmak
3.safha: Ruhun dünya hayatında Allah’a ulaşması (1.teslim)
4.safha: Fizik vücudun (vechin) teslimi (2.teslim)
5.safha: Nefsin teslimi (3.teslim)
6.safha: İhlasa, İrşada ulaşmak
7.safha: İradeyi Allah’a teslim etmek (4.teslim)

1.safha: Allah’a ulaşmayı dilemişler.

3/AL-İ İMRAN-51: İnnallâhe rabbî ve rabbikum fa’budûh(fa’budûhu), hâzâ sırâtun mustakîm(mustakîmun).
Allah, hiç şüphesiz benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. O halde (öyleyse) O’na kul olun. İşte bu SIRATI MUSTAKÎM’dir.

2.safha: Havariler İsa (AS) tabi olmuşlar.

3/AL-İ İMRAN-55: İz kâlellâhu yâ îsâ innî muteveffîke ve râfiuke ileyye ve mutahhiruke minellezîne keferû ve câilullezînettebeûke fevkallezîne keferû ilâ yevmil kıyâmeh(kıyâmeti), summe ileyye merciukum fe ahkumu beynekum fîmâ kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne).
Hani o zaman ki; Allah buyurmuştu: “Ey İsa! Hiç şüphesiz Ben seni, vefat ettireceğim ve seni Bana (Kendime, katıma) yükselteceğim. Ve seni o kâfirlerden arınmış kılacağım. Sonra sana tâbî olanları, kıyâmet gününe kadar kâfirlerin üzerine kılacağım (tutacağım). Sonra dönüşünüz Banadır. O zaman ihtilâfa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda hüküm vereceğim.”

3.safha: Havariler, ruhlarını Allah’a ulaştırmışlar (1.teslim)

2/BAKARA-62: İnnellezîne âmenû vellezîne hâdû ven nasârâ ves sâbiîne men âmene billâhi vel yevmil âhiri ve amile sâlihan fe lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun aleyhim ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne).
Şüphesiz ki; âmenû olanlar, yahudiler, hristiyanlar ve sabiiler, bunlardan her kim, Allah’a ve yevm’il âhire inanır ve ıslâh edici ameller işlerse (nefsini tezkiye ederse), bu durumda onların mükâfatları Rab’lerinin katındadır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır.

4.safha: Fizik vücutlarını teslim etmişler (2.teslim).

43/ZUHRUF-63: Ve lemmâ câe îsâ bil beyyinâti kâle kad ci’tukum bil hikmeti ve li ubeyyine lekum ba’dellezî tahtelifûne fîh(fîhi), fettekûllâhe ve etîûni.
Ve Hz. İsa, beyyineler (mucizeler, deliller) ile geldiği zaman: “Ve hakkında ihtilâf ettiğiniz şeyin bir kısmını size açıklamak için size hikmeti getirdim. Öyleyse Allah’a karşı takva sahibi olun ve bana itaat edin!” dedi.

5.safha: Havariler, nefslerini teslim etmişler (3.teslim).

5/MAİDE-47: Vel yahkum ehlul incîli bimâ enzelallâhu fîh(fîhi) ve men lem yahkum bimâ enzelallâhu fe ulâike humul fâsıkûn(fâsıkûne).
İncil sahipleri, Allah’ın onda indirdiği (ahkâm) ile hükmetsinler. Ve kim, Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse, işte onlar fasıklardır.

6.safha: İhlasa ulaşmışlar, muhlis kul olmakla emrolunmuşlar.

98/BEYYİNE-5: Ve mâ umirû illâ li ya’budûllâhe muhlisîne lehud dîne hunefâe ve yukîmûs salâte ve yu’tûz zekâte ve zâlike dînul kayyimeh(kayyimeti).
Onlar emrolunmadılar. Sadece hanifler olarak, Allah için dînde halis (nefslerini halis kılmış) kullar olmakla emrolundular. Ve namaz kılmakla ve zekât vermekle emrolundular. İşte kayyum olan dîn budur.

7.safha: İradelerini Allah’a teslim etmişler (4.teslim).

61/SAFF-14: Yâ eyyuhellezîne âmenû kûnû ensârallâhi kemâ kâle îsebnu meryeme lil havâriyyîne men ensârî ilâllâh(ilâllâhi), kâlel havâriyûne nahnu ensârullâh(ensârullâhi), fe âmenet tâifetun min benî isrâîle ve keferet tâifeh(tâifetun), fe eyyednellezîne âmenû alâ aduvvihim fe asbehû zâhirîn(zâhirîne).
Ey îmân edenler, Allah’ın yardımcıları olun: Meryem oğlu İsa’nın havarilere, “Allah’a (yönetirken) benim yardımcılarım kimlerdir?” demesi gibi. Havariler de demişlerdi ki: “Allah’ın yardımcıları bizleriz.” Böylece İsrailoğullarından bir topluluk îmân etmiş, bir topluluk da inkâr etmişti. Sonunda Biz, îmân edenleri düşmanlarına karşı destekledik, onlar da üstün geldiler.

2.BÖLÜM: İSA (AS) VE HAVARİLERİNİN HANİF DİNİNİN 7 SAFHASINI YAŞADIKLARINI AÇIKLAYAN KUR’AN-I KERİM AYETLERİ

1.safha: Havariler, Allah’a ulaşmayı dilemişler.

3/AL-İ İMRAN-50: Ve musaddikan limâ beyne yedeyye minet tevrâti ve li uhılle lekum ba’dallezî hurrime aleykum ve ci’tukum bi âyetin min rabbikum fettekûllâhe ve etîûn(etîûni).
Önümdeki (benden evvel gelen) Tevrat’tan (âyetleri) tasdik edici olarak ve üzerinize (size) haram kılınan bazı şeyleri helâl (kılmak) için (gönderildim), ve Rabbinizden size bir mucize getirdim. Artık Allah’a (karşı) takva sahibi olun ve bana itaat edin.

2.safha: Mürşide tabi olmuşlar.

3/AL-İ İMRAN-53: Rabbenâ âmennâ bi mâ enzelte vetteba’nâr resûle fektubnâ meaş şâhidîn(şâhidîne).
Rabbimiz, Senin indirdiğin şeye (İncil’e) inandık ve Resûl’üne tâbî olduk. Artık bizi şahit olanlarla birlikte yaz.

3.safha: Havariler, ruhlarını Allah’a teslim etmişler (1.teslim).

3/AL-İ İMRAN-57: Ve emmellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti fe yuveffîhim ucûrehum vallâhu lâ yuhibbuz zâlimîn(zâlimîne).
Ve o îmân edip ıslâh edici (nefsi tezkiye edici) ameller işleyenlere gelince; onların mükâfatları da kendilerine tastamam verilecektir. Allah, zalimleri sevmez.

4.safha: Havariler, fizik vücutlarını Allah’a teslim etmişler (2.teslim).

57/HADİD-27: Summe kaffeynâ alâ âsârihim bi rusulinâ ve kaffeynâ bi’îsebni meryeme ve âteynâhul incîle ve cealnâ fî kulûbillezînet tebeûhu re’feten ve rahmeh(rahmeten), ve rahbâniyyetenibtedeûhâ mâ ketebnâhâ aleyhim illebtigâe rıdvânillâhi fe mâ reavhâ hakka riâyetihâ, fe âteynellezîne âmenû minhum ecrehum, ve kesîrun minhum fâsikûn(fâsikûne).
Onların arkalarından da resûllerimizi ardarda gönderdik. Meryemoğlu İsa’yı da arkalarından gönderdik ve ona İncil’i verdik. Ona tâbî olanların kalplerine refet ve rahmet kıldık. Ve üzerlerine farz kıldığımız, fakat kendilerinin güya Allah’ın rızasını kazanmak için icat ettikleri ruhbanlığa bile hakkıyla riayet etmediler. Biz de içlerinden âmenû olanlara (yaptıklarına karşılık olarak) mükâfatlarını verdik. Çoğu ise fasıklardı.

5.safha: Havariler, nefslerini teslim etmişler (3.teslim).

5/MAİDE-82: Le tecidenne eşedden nâsi adâveten lillezîne âmenûl yehûde vellezîne eşrakû, ve le tecidenne akrabehum meveddeten lillezîne âmenûllezîne kâlû innâ nasârâ zâlike bi enne minhum kıssîsîne ve ruhbânen ve ennehum lâ yestekbirûn(yestekbirûne).
Andolsun ki; âmenû olanlara karşı, insanlardan en şiddetli düşman olarak yahudileri ve Allah’a şirk koşanları (müşrikleri) bulacaksın. Sevgi bakımından âmenû olanlara en yakın olanlar da “Biz nasrâniyiz.” diyenleri bulacaksın. Bu, onların arasında keşişler ve rahiplerin bulunması ve onların kibirlenmemesi (büyüklenmemesi) sebebiyledir.

6.safha: İhlasa, irşada ulaşmışlar.

5/MAİDE-83: Ve izâ semiû mâ unzile ilerresûli terâ a’yunehum tefîdu mined dem’ı mimmâ arefû minel hakk(hakkı), yekûlûne rabbenâ âmennâ fektubnâ meaş şâhidîn(şâhidîne).
Resûl’e indirileni (Kur’ân’ı) işittikleri zaman, Hakk’tan olan şeylere arif olduklarından dolayı, gözlerinin kanlı yaşla dolup taştığını görürsün. “Ey Rabbimiz! Biz îmân ettik (âmenû olduk). Artık bizi şahitlerle beraber yaz.” derler.
7.safha: Havariler, iradelerini Allah’a teslim etmişler (4.teslim).

5/MAİDE-111: Ve iz evhaytu ilel havâriyyîne en âminû bî ve bi resûlî, kâlû âmennâ veşhed bi ennenâ muslimûn(muslimûne).
Havarilere: “Bana ve resûlüme îmân edin.” diye vahyettiğim zaman, onlar da “Îmân ettik, bizim (Allah’a) teslim olduğumuza şahit ol.” demişlerdi.

3/AL-İ İMRAN-52: Fe lemmâ ehassa îsâ min humul kufre kâle men ensârî ilâllâh(ilâllâhi), kâlel havâriyyûne nahnu ensârullâh(ensârullâhi), âmennâ billâh(billâhi), veşhed bi ennâ muslimûn(muslimûne).
İsa onlardan inkâr hissedince: “Allah’a ulaştıran yolda yardımcılarım kimlerdir?” dedi. Havariler de: “Allah’a (götüren yolda) yardımcılar biziz. Allah’a îmân ettik, şahit ol ki; biz, hiç şüphesiz (O’na, Allah’a ) teslim olanlarız.” dediler.

3/AL-İ İMRAN-113: Leysû sevâ’(sevâen), min ehlil kitâbi ummetun kâimetun yetlûne âyâtillâhi ânâel leyli ve hum yescudûn(yescudûne).
Ama (onların) hepsi bir değildir. Kitap ehlinden, gece saatlerinde kıyamda durup, Allah’ın âyetlerini tilâvet eden ve secdeye kapanan bir ümmet vardır.

3/AL-İ İMRAN-114: Yu’minûne billâhi vel yevmil âhiri ve ye’murûne bil ma’rûfi ve yenhevne anil munkeri ve yusâriûne fîl hayrât(hayrâti), ve ulâike mines sâlihîn(sâlihîne).
(Onlar) Allah’a ve YEVM’İL ÂHİR’e îmân ederler, ma’ruf (irfan) ile emreder ve kötülükten alıkoyarlar. (Nefslerindeki kötü afetlerden insanların kurtulmasına yardım ederler), hayırlara (iyiliklere) koşuşurlar. İşte onlar salihlerdendir.